1 MAYIS KUTLU OLUYOR MU?

Bundan 138 yıl önce söylenmiş olan; "Bütün dünya biliyor suçsuz olduğumu. Eğer asılırsam cani olduğumdan değil, emekçi olduğumdan asılacağım" sözünün dayanılmaz ağırlığı ve kavram kargaşası gölgesinde sloganik metaforlara dönüşen 1 Mayıs'ın kahredici hafifliği

"Yaşasın Bir Mayıs" ya da "Bijî Yek Gulan" demek güzel ama temenni tek başına yetmiyor! 

"Bir Mayıs Kutlu Olsun" ya da "Yek Gulan Pîroz be" demek güzel ama deyince olmuyor. 

Özü emek ve dayanışma olan, tarihsel arka planında acılar, katliamlar, mağduriyetler olan, amacı mücadele ve işçi haklarının temini olan bir gün nasıl olurda popülizm soslu burjuva bir kutlamaya çevrilir? İşçi sınıfı çağ atladı da benim mi haberim yok, yoksa memurların yattığı, işçilerin çalıştığı, fotojenik olanların bedava kurdukları ve "sen ben bizim oğlan" mantığıyla birbirlerini yaladıkları sosyal medya hesaplarında, kutlu olsun mesajları yayınladığı 1 Mayıs'ın, tatlı su devrimcileri, VIP makam araçlarına binen sendika başkanları, kendi kariyerlerini güçlendirmek adına koltukları gasp etmiş ve halk için değil halka rağmen siyaset yapan siyasetçiler, ne zamandır düğün görmemiş gidelim de iki tur halay çekelim diyen burjuva tarafından kutlanması işimize mi geliyor? 1 Mayıs mücadele günü değil mi? İşçi sınıfının sağlık ve güvenlik sorunları çözüldü mü? İnsani koşullar altında insani yaşam endeksine uygun bir ücret ile çalışabiliyorlar mı? 

Benim gördüğüm kadarıyla, ağır yaşam koşulları altında ezilen işçilerin değil kutlama yapmak nefes almaya bile lüksleri, zamanları ve ağır olacak ama hatta hakları dahi yok bu haliyle. Hadi beyaz yakalıları da dahil ettik diyelim bu tarihsel arka plana, memur kredi kartı olmasa ay sonunu getirebiliyor mu?

Ama olsun, var mı var toplumu!
Biraz şovenizm, biraz popülizm, biraz mor egemenlik, biraz tatlı su devrimciliği, birkaç da eski tüfek devrimci, bol slogan, bol kavram kargaşası birkaç tur halay çekip geliriz. Belki biraz da göstermelik gaz yeriz! 

Ne diyelim; afiyet olsun 1 Mayıs! 
#1mayıs #birmayıs #yekgulan