Hatimoğulları: “Şam merceğinden Türkiye’deki çözüm sürecine bakılamaz, barış Türkiye’nin temel stratejisi olmalı
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, il eşbaşkanları toplantısında önemli mesajlar verdi. Hem Türkiye’de hem bölgede barışın zorunluluğuna dikkat çeken Hatimoğulları, “Türkiye Kürdü ile barışırken, aynı zamanda Suriye, Irak ve İran Kürtleriyle de barışmalı. Güvenlik savaşla değil, halkların eşit yurttaşlığıyla sağlanır” dedi.

Barışı toplumsallaştırmak için sahadan gelen raporlar çok kıymetli
Hatimoğulları, toplantının açılışında il eşbaşkanlarının sahadaki deneyimlerinin önemine vurgu yaparak, “Barışı toplumsallaştırmak bakımından yerelde yürütülen faaliyetler çok değerlidir” ifadelerini kullandı.
6-7 Eylül vurgusu: “Yüzleşme ve özür kaçınılmazdır
Konuşmasında 6-7 Eylül 1955 pogromunu hatırlatan Hatimoğulları, “Müslüman olmayan kesimlere yönelik katliam ve şiddet tarihin kara sayfalarındadır. Yitirdiğimiz bütün canları saygıyla anıyoruz. O dönemde yaşananlarla yüzleşilmeli, mağduriyetler giderilmeli, devlet özür dilemelidir” dedi.
Gazze çağrısı Refah Sınır Kapısı derhal açılmalı
Gazze’de süren katliama değinen Hatimoğulları, “60 bini aşkın insan katledildi. Gazze insanlığın sıfır noktasıdır. Havadan atılan yardımlar insanlığın utancıdır. Bir an önce Refah Sınır Kapısı açılmalı, insani yardım güçlü bir şekilde ulaştırılmalıdır” dedi.
Öcalan’ın çağrısı bölgede parlayan bir meşaledir
Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nı hatırlatan Hatimoğulları, “Bu çağrı sadece Kürtlerin değil, tüm halkların kurtuluş paradigmasıdır. PKK silah yakma eylemiyle somut adım attı ama iktidar hâlâ somut bir adım atmadı” dedi.
Şam merceğinden çözüm sürecine bakılamaz
Hatimoğulları, Türkiye’nin Suriye politikasını da eleştirerek, “Türkiye’de iç barış deyip Rojava’yı tehdit etmek birbiriyle çelişir. Şam merceğinden Türkiye’deki çözüm sürecine bakılamaz. Türkiye kendi barışına odaklanmalı. Güvenlik koridoru savaşla değil, eşit yurttaşlıkla sağlanır” dedi.
Barışın öncüsü Öcalan ile görüşülmeli
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmalarına dikkat çeken Hatimoğulları, komisyonun öncelikli gündeminin “umut hakkı” olması gerektiğini belirtti
Sayın Öcalan özgür çalışma koşullarına kavuşmalı. Komisyon tez elden İmralı’da görüşme yapmalıdır. Türkiye’de barış istiyorsak baş aktör Öcalan’dır.
İktidar samimiyse muhalefete baskıları bitirmeli
Hatimoğulları, barış sürecinde en büyük engellerden birinin muhalefete yönelik baskılar olduğunu vurguladı:
CHP’ye yönelik operasyonlar, kayyım atamaları, muhalefetin susturulması barışa olan inancı zedeliyor. İktidar samimiyse, muhalefet üzerindeki baskılara son vermelidir.
Çoklu mücadele çağrısı: Ekoloji, gençlik, kadın
DEM Parti’nin sadece siyasal değil, toplumsal tüm alanlarda mücadele edeceğini belirten Hatimoğulları, ekolojik yıkıma, gençlerde çeteleşme ve uyuşturucu sorununa dikkat çekti. Kadınların ise barış sürecinin en büyük sahiplenicisi olduğunu söyledi:
“Jin, Jiyan, Azadî felsefesiyle mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Demokratik toplumun zemini güçlü örgütlülüktür
Hatimoğulları, konuşmasını örgütlenme çağrısıyla sonlandırdı:
“Barış ve demokratik toplum teorik bir tez olmaktan çıkmalı, pratik hayatımıza yansımalı. DEM Parti her yerde olmalıdır. Mutlaka başaracağız.