Malatya 17 Saat Uykusuz Kaldı
Malatya’da dün akşam saatlerinde başlayan ve rüzgârın da etkisiyle kısa sürede büyüyen yangın, kentte büyük korkuya neden oldu. Kırsal alanda başlayan alevler, gece boyunca etkisini artırarak geniş bir bölgeye yayıldı.
17 saat süren aralıksız müdahale sonucunda yangın sabahın erken saatlerinde kontrol altına alınabildi.
Ekipler Seferber Oldu
Yangına Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri, Malatya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, AFAD, jandarma ve çevre ilçelerden gelen destek ekipleri müdahale etti.
• 20’den fazla arazöz
• Çok sayıda su tankeri
• İş makineleri
• 200’ün üzerinde personel
sahada görev yaptı. Vatandaşlar da kendi imkânlarıyla ekiplere destek verdi.
Köylerde Büyük Panik
Yangının etkili olduğu bölgelerde yaşayan vatandaşlar, yoğun duman nedeniyle evlerinden çıktı. Bazı köylerde yangının yerleşim alanlarına yaklaşması büyük endişe yarattı. Köylüler, tarım arazilerini ve hayvanlarını korumak için gece boyunca nöbet tuttu.
Bir köylü yaşadıkları korkuyu şöyle anlattı:
“Alevler evimize çok yaklaştı. Çocukları alıp dışarı çıktık, bütün gece uyumadık. Allah’tan ekipler yetişti.”
Hasar Büyük, Can Kaybı Yok
İlk belirlemelere göre yangında can kaybı yaşanmadı. Ancak birçok tarım alanı, bağ ve bahçeler ile geniş bir ormanlık alan zarar gördü. Hasar tespit çalışmaları başlatıldı.
Yetkililer, yangının çıkış sebebinin henüz belirlenemediğini, incelemelerin devam ettiğini açıkladı.
17 Saatlik Mücadele
Ekipler, gece boyunca yoğun duman, sarp arazi ve kuvvetli rüzgâr nedeniyle büyük zorluk yaşadı. Sabaha karşı yapılan yoğun müdahale sonucunda yangın 17 saatin sonunda kontrol altına alındı. Bölgede halen soğutma çalışmaları sürüyor.
Yetkililerden Açıklama
AFAD tarafından yapılan açıklamada, “An itibarıyla olumsuz bir durum bulunmamaktadır. Yangın kontrol altına alınmış olup ekiplerimiz soğutma çalışmalarını sürdürmektedir” denildi.
Valilik de vatandaşlara uyarıda bulunarak, yangın riskine karşı dikkatli olunmasını istedi.
Malatya halkı uzun süren yangın mesaisinin ardından derin bir nefes aldı. Ancak geriye küle dönmüş tarım alanları, zarar gören ormanlık bölgeler ve büyük bir endişe kaldı.