DEM Parti’den CHP İstanbul Kongresi Kararına Tepki Yargı Siyasetten Elini Çekmeli, Kayyımcı Zihniyet Terk Edilmeli
CHP İstanbul Kongresi’ne ilişkin İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ara karar ve tedbir uygulamaları, siyaset gündeminde tartışma yaratmaya devam ediyor. Demokratik ve hukuki meşruiyetten yoksun bulunduğu ifade edilen karara DEM Parti’den sert tepki geldi.

DEM Parti yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu yargı müdahalesinin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Herhangi bir hukuk mahkemesinin, üzerinden yıllar geçtikten sonra bir siyasi parti kongresi hakkında tedbir ya da iptal kararı vermesi, Anayasa’ya aykırıdır. Bu durum siyasi parti kongrelerinin sonsuza kadar askıda kalması sonucunu doğurur. Ayrıca, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı, örgütlenme özgürlüğünün de ihlali anlamına gelmektedir.
Siyasi alan dizayn ediliyor
DEM Parti, Türkiye’de yargı eliyle siyaset alanının şekillendirilmek istendiğine dikkat çekti. Açıklamada, “Yargı müdahaleleri ve kararlarıyla siyaset alanını dizayn etme çabalarının dün olduğu gibi bugün de karşısındayız. Hukuka ve demokrasiye hiçbir olumlu yansımasının olmayacağı açık olan bu uygulamalara derhal son verilmelidir” denildi.
Kayyımcı zihniyetin devamıdır
DEM Parti açıklamasında, mahkeme kararının yalnızca CHP İstanbul Kongresi’ni değil, tüm siyasal alanı hedef aldığına işaret edildi. Parti, bu kararların “kayyımcı zihniyetin yargı eliyle sürdürülmesi” olduğunu belirterek şu çağrıda bulundu
Yargı artık siyasetin üzerinde bir vesayet organı gibi hareket etmeyi bırakmalı, siyaset alanından elini çekmelidir. Kayyımcı zihniyet terk edilmeli, halkın iradesine ve siyasi partilerin özgür örgütlenme hakkına saygı gösterilmelidir.
Demokrasiye ağır darbe.
DEM Parti’ye göre alınan bu tür kararlar, yalnızca ilgili partiyi değil, Türkiye’deki demokrasi mücadelesini doğrudan etkiliyor. Açıklamanın sonunda, “Demokrasiye ve halkın iradesine ağır darbe vuran bu girişimler karşısında sessiz kalmayacağız. Halkın özgür iradesini, örgütlenme hakkını ve siyasal alanın bağımsızlığını savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri yer aldı.