CHP'NİN İKİNCİ YÜZYILI

CHP'NİN İKİNCİ YÜZYILI

Cumhuriyetimizin kurucu partisi Cumhuriyet Halk partisi yüz yaşında. Dünyada yüz yaşına girip halen ayakta olan sanırım üç parti var, bunlardan biri de Cumhuriyeti kuran, ilk genel başkanı ülkenin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün olduğu Chp'dir. Yüz yıllık süreç içerisinde elbette çok zorlu süreçlerden geçmiştir, bunları tarih kitapları yazar. Chp'ye gönül vermiş her insan bunun bilincindedir,
eğer gerçekten kuruluş ilkelerine gönül vermişse. O yüzden burada çok derine inmeyeceğim ancak koca bir çınarın yüz yaşı kutlamaları çok sönük ve yılgın geçti. Bunun sebebi nedir diye sorarsak aslında çok geriye gitmeye gerek yok. Sadece dört ay önce ülkenin kader seçimi olan Cumhurbaşkanlığı seçimi; hem Cumhuriyet'in yüzyılını, hem de Cumhuriyet Halk Partisi'nin yüzüncü yaşını taçlandıracak bir seçimdi. Ancak çok basit sebebler ile bu seçim kaybedildi. Seçimi nasıl kazanacağız, yerine ben nerede ne bakan vekil yada belediye başkanı olurum pazarlığına girildi. Ne yazık ki Chp'nin iktidar olmaya en yakın olduğu bu önemli dönemeçte fırsat kaçtı. Önümüzde yerel seçimlere giderken tabanda bir yılgınlık ve umutsuzluk havası hakim. Parti içi seçimleri oldu ve birçok ilçe yönetimi ve başkanı değişti. Ancak görülen o ki kutlamalarda kimse yoktu.

CHP yüzyıl afişinde şu mesaj vardı: "geçmişin mirası ile yeni yüzyıla" 

Evet geçmişin mirası partinin ilkeleri ve öze dönüş ise eyvallah...

Ancak son yıllarda gördüğümüz üzere ilkeler yok sayılmış, devrimler bir kenara bırakılmış. 6-7 dönem vekillik yapan ve hiçbir şekilde örgütün kantarına çıkmayanlar, kaybedilen seçimden sonra değişim istediler. Değişim elbette olmalı ama bu istenilen değişim, sizin talebinizle değil, örgütün talebi ile olmalı ve ilk önce değişen siz olmalısınız. Çünkü siz geçmişten yeni yüzyıla miras değilsiniz, miras kurucu lider Mustafa Kemal Atatürk ve altı ok'tur.

Yüz yıl reklam filminde şu söylemiyordu 

Biliyoruz ki umut halkın egemenliği, bir çift mavi gözün ışığında, yolumuza devam ediyoruz...
Tıpkı 100 yıldır olduğu gibi.


Evet Yüz yıldır bu ülkenin sigortası haline gelen, 1950' den bu yana, genelde iktidar olmasa da, halkın umudu olan Cumhuriyet Halk Partisi tabanını kimsenin umutsuzluğa itmeye hakkı yok. Çok partili sisteme geçerek, ülkeye demokrasi getiren Chp, bugün şenlik içinde çoklu adaylarla neden seçime gitmiyor ya da neden partinin tüzüğünde önseçim varken, neden vekiller ve belediye başkanı adayları tepeden atanıyor. Tepeden atanan başkanlar ya da vekiller, partiye ne kadar faydalı olur? Bu partide yıllarca emek ve mücadele veren insanlar, ön seçim olmadığı taktirde parti içinde kendine "abi"  bulamıyorsa, nasıl vekil ve belediye başkanı olacak. Herkesin merak ettiği konu, birçok ilçede demokrasinin önüne engel konularak tek adaya düşürülen ilçe kongreleri süreci, il kongresinde de tekrarlanacak mı? Kurultayda tüzük değişikliği yapılınca, vekiller, belediye başkanları ve meclis üyeleri ön seçim ile mi seçilecek; yoksa yine  vekil  adayları genel başkana, belediye başkanı vekillere, meclis üyesi atanacak belediye başkanının gözüne mi bakacak? Çünkü bu haliyle bu sistem içinde gelen hiç kimsenin, ne halka ne de Cumhuriyet halk partisine bir katkısı olmayacak. Önseçim olmaz ise, herkesin birbirini beslediği bir sistemin dışına çıkılamaz. Belediye başkanları halkı yok sayar çünkü onu vekil abileri ve genel merkez atıyor; vekil de seçimden seçime gelir.oy isteyip gider  Ben bu partide il yöneticiliği yapmış,   biri  olarak diyorum ki; "Chp'nin olmazsa olmazı önseçim, aksi takdirde  yapılacak yerel seçimlerde önsecim yapılmaz ise Parti tabanı kaybeder iktidar umudu giderek zayıflar ikinci yüzyıl CHP için Atatürk'ün mirasını sömüren bir anlayışın dışına çıkamaz."